Ana içeriğe atla

Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı | 16 Mayıs 2025, EİB, İzmir

İstanbul’un Fethinden Cumhuriyet’e Stratejik Ürün: Kenevir

İstanbul’un fethinden Cumhuriyet’e stratejik ürün: Kenevir | www.KenevirBirligi.com

İstanbul’un fethinden Cumhuriyet’e stratejik ürün: Kenevir

Son yıllarda stratejik bir hammadde olarak gündeme gelen kenevirin tarihçesi, M.Ö. 850 yılına kadar dayanıyor. Türk tarihinde urgan yapımında sıklıkla tercih edilen kenevir, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u kuşatan donanmasında halatların hammaddesi olarak kullanılmıştı.

Cumhuriyet döneminde de Atatürk’ün emri ile kenevir çiftlikleri kurulmuş ve kenevir, Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı’na stratejik ürün olarak girmişti.

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

Kökeni binlerce yıl öncesine dayanan kenevir, son yıllarda yapılan stratejik araştırmalarla yeniden gündeme geldi. Üzerinde yapılan araştırmalar taze olsa da kenevir, tarih kayıtlarına göre bilinen en eski bitkisel hammadde kaynaklarından biri. Türk tarihinde tekstil hammaddesi olarak sıklıkla tercih edilen kenevir, Donanmayı Hümayun için olmazsa olmaz bir bitkiydi. Osmanlı donanmasında kenevirden yapılma halat ve urganların tercih edildiği, yelkenlerin de daha uzun ömürlü olduğu raporlanmıştı. Tarihçilerin verdiği bilgilere göre, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettiği donanmada bulunan halatların hammaddesi kenevirdi. Kenevirin bir sanayi hammaddesi olarak kullanılması, Cumhuriyet döneminde de gündemde olmuş, hatta Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı’nda stratejik ürün olarak ele alınmıştı. İşte kenevirin Türkiye’deki tarihine dair kısa notlar: 

YAĞ AMAÇLI BAŞLADI 

Pek çok iklimde yetişmeye elverişli olan kenevirin ana vatanı Asya ve Hindistan olarak biliniyor. İlk olarak tohumundan yağ yapmak üzere kullanılmaya başlanan kenevirin, ilerleyen yıllarda elyafından da yararlanıldı. Osmanlı Devleti’nde özellikle Barbaros Hayrettin Paşa’nın Kaptan-ı Deryalığında, idaresindeki gemilerin urgan ve halatlarının kenevirden mamul edilmesi sağlanmış ve bunun için de Kastamonu merkez olarak kullanılmıştı. 

| www.KenevirBirligi.com

YETİŞTİRENE MUAFİYET 

Osmanlı Devleti’nde gemilerin halatları için kenevir bitkisinin özel bir önemi vardı. Zira kenevirden imal edilen halat ve yelkenlerin daha uzun ömürlü olduğuna inanılıyordu. Tarih kayıtlarına göre, tersanenin ihtiyacı için senelik 5 bin ton kenevir ipliği satın alınıyordu. Hatta II. Mahmut zamanında kenevir yetiştiriciliğinde önemli bir merkez olan Tire’de belirli bir muafiyet karşılığında kenevir satın alınıyordu. 

SANCAKLARA UYARI 

Başbakanlık Osmanlı Arşivleri Kayıtları’na göre, 1851 yılında Trabzon Eyaleti’ne bağlı Canik ve Ordu Sancakları’ndan Tersane-i Amire için gerekli olan kenevir tahsil edilememiş ve bu eyalet uyarılmıştı. Aynı ihtarda, Tersane-i Amire’nin bütün ihtiyaçlarının kenevire bağlı olduğu belirtilmiş ve Trabzon valisine kenevirin bir an önce yollanması için emir verilmişti. Hatta bu kazalar, gerekli keneviri çevre kazalardan toplamak ve Tersane-i Amire’ye teslim etmek zorunda bırakılmıştı. 

HAPSE ATILAN ÜRETİCİ  

19. yüzyılda Tersane-i Amire ihtiyacı için üretilen kenevirin ziraat ücreti 8 bin 340 kuruş olarak belirlenmiş, amele ücreti olarak da 155 kuruş tarife konmuştu. Ünye bölgesinde kenevir ziraatı yapan çiftçi, amelelerin ücretlerini ödemediği için hapse atılmıştı. Söz konusu dönemde kenevir üretiminin aksamaması için bu gibi yaptırımlar uygulanmaya başlanmıştı.

FABRİKA İSTEĞİ 

Her ne kadar ziraatı önemsense de hammadde temininden sonraki işlemler küçük tezgâhlarda yapılıyordu. Maliye Nezareti Hukuk Müşaviri Muavini Hüsnü Beyefendi, 1900 yılında kenevir ürünlerinden ip, halat ve çuval gibi ürünler imal etmek için imtiyaz talebinde bulunmuş, bu isteği Nafia Meclisi’nden olumlu bir cevapla geri dönmüştü. Ancak fabrika için ilerleyen dönemlerde olumlu bir gelişme olmamıştı. 

YABANCI YATIRIMCI 

Kenevir için o yıllarda dışardan da yatırımcı talepleri oluyordu. Kenevir ziraatı ve ticaretiyle meşgul olan büyük bir Macar şirketi, Konya ve Ereğli civarında 10 bin hektarlık bir araziyi satın alarak, kenevir ziraatı yapma ve aynı bölgede bir fabrika kurma talebinde bulunmuştu. İki yerli yatırımcı için 1918 yılında 30 sene mühletle 75 bin lira sermaye ile ‘Kastamonu Kendir İstihsalat ve İhracat Şirketi’ adı altında bir ruhsat verilmiş, ancak fabrikanın kurulması, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Sümerbank öncülüğünde gerçekleşebilmişti. 

DÜNYADA 10. SIRADA 

Cumhuriyet’in ilk yıllarında dünya kenevir üretimi 750 bin ton civarındaydı. En çok Rusya’da üretim gerçekleşirken Türkiye, 10 bin tonluk üretim ile dünya sıralamasında 10. sırada yer alıyordu. Kastamonu Milletvekili Halid Bey, 1924 yılı Ticaret Vekâleti bütçe müzakereleri sırasında söz alarak, Kastamonu’da yıllık 1000 ton kenevir üretimi yapıldığını, ancak fabrika olmadığı için üretimin maliyetli olduğunu ifade etmişti. Halid Bey, ilerleyen dönemlerde fabrika için çeşitli önerilerde bulunmuştu. 

SOVYET UZMANLAR 

Cumhuriyet döneminde tekrar önem kazanan kenevir üretimi, 1932 yılında Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı ile gündeme gelmişti. Hatta bunun için Sovyetler Birliği’nden bir heyet İstanbul’a getirilmişti. Sovyet heyetin ilgili raporunda, 9 bin 800 tonluk halat, ip, ince urgan, çuval ve ambalaj dokuması üretecek altı kenevir işleme tesisi, iki de fabrika kurulması önerisi sunulmuştu. Aynı zamanda Türkiye’de yetişen kenevirin çok iyi cins olduğu ve değerlendirilmesi gerektiği raporlanmıştı. 

İSTANBUL’DA FABRİKA 

Bu rapordan sonra 1933 yılında İstanbul’da Kendir ve Keten Sanayii Türk Anonim Şirketi kurulmuş ve fabrika, bir senede 450 bin kilo sicim üretir hale gelmişti. 90 işçinin çalıştığı fabrikanın hammaddesi ise Kastamonu’dan temin edilmişti. Yine 1935 yılında Tarım Bakanlığı tarafından kenevir hakkında araştırma yapmak üzere Almanya’dan Profesör Tabler, Türkiye’ye davet edilmişti. 

Atatürk Orman Çiftliği’nde Kenevir Yetiştiriciliği | www.KenevirBirligi.com

ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ’NDE

Ziraat Bakanlığı, 1937’de keneviri önemli zirai ürün ilan etmiş ve üretimi artırmak için çalışmalar başlatmıştı. Hatta aynı dönemde ziraat odaları, bazı il ve ilçelerde üretimi teşvik etmek için tohum dağıtmaya başlamıştı. Tarihçi Murat Bardakçı’nın açıkladığı belgelere göre, 1937’de Atatürk Orman Çiftliği’nde kenevir yetiştiriliyor ve üretim raporları Atatürk’e iletiliyordu.

TOHUM ÜRETİMİ

Cumhuriyet'in ilk yıllarında kenevir tohumu üzerinde de önemle durulmuştu. Türkiye'de 1928'de yaklaşık 5.7 bin ton kenevir tohumu üretilmiş, 1925-1928 yılları arasında 210 bin liralık ihracat yapılmıştı. Birinci Dünya Savaşı öncesi 7 bin tona yaklaşan kenevir üretimi, savaştan sonra düşmüş, Cumhuriyet döneminin de en önemli gündem maddeleri arasında yer almıştı.

İstanbul’un fethinden Cumhuriyet’e stratejik ürün: Kenevir | www.KenevirBirligi.com

22 Ocak 2024
Görseller ve Haber Kaynak: İstanbul Ticaret Gazetesi
 

En çok okunan yayınlar

Kenevir Liflerinin Eldesi, Karakteristik Özellikleri ve Tekstil Endüstrisindeki Uygulamaları

KENEVİR LİFLERİNİN ELDESİ, KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ VE TEKSTİL ENDÜSTRİSİNDEKİ UYGULAMALARI Seher KAYA, Eren ÖNER Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi Yıl 2020, Cilt: 11, Sayı: 1, 108 - 123, 03.06.2020 https://doi.org/10.29048/makufebed.693406 ÖZ Kenevir, yenilenebilir ve sürdürülebilir karakterde ve çok amaçlı bir ürün olması sebebiyle bilimsel, sektörel ve ekonomik yönlerden günden güne önem kazanan bir malzeme olmaktadır. Esasında kenevir bitkisi insanlık tarihi boyunca kullanılmış en eski lif bitkilerinden birisidir. Buna karşın kenevir üretimi, esrar eldesinde kullanılabilmesi ve zamanla sentetik liflerin yaygınlaşması sebebiyle küresel anlamda gerilemiş ve ülkemizde ise bitme noktasına gelmiştir. Tekstil, ilaç, kâğıt, biyoyakıt, kozmetik ve otomotiv gibi birçok farklı sektörde oldukça geniş bir kullanım alanı olan kenevir, petrol ve petrokimyanın kullanıldığı her alanda alternatif olan, üstün özelliklere sahip bir bitkidir. Ayrıca kenevirin, ekoloji...

Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı | 16 Mayıs 2025, EİB, İzmir

TOPLANTI // Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı Geçmişten günümüze dünyanın kadim bitkileri arasında yer alan KENEVİR , sağlıktan inşaata, tekstilden otomotiv, kağıt sektörüne çok geniş yelpazede kullanım alanına sahiptir. Türkiye'de kenevirin ekonomiye kazandırılması ve daha fazla katma değer elde edilmesini sağlamak amacıyla " endüstriyel kenevir " alanında akademisyenler bilimsel çalışmalar yürütmekte, sanayiciler ve ziraatçılar endüstriye önemli yatırımlar yapmaktadır. Sanayi ve sağlık sektörü açısından kilit bir öneme sahip olan kenevirin yetiştirilmesinden ürüne dönüşmesine kadar sürecin parçası olan tüm paydaşlara farkındalık kazandırılması ve konunun öneminin daha geniş kitleler tarafından daha iyi anlaşılması amacıyla  Ege İhracatçı Birlikleri  ve TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası İzmir Şubesi iş birliğiyle 16 Mayıs 2025 tarihinde EİB Hizmet Binası 7. Kat Konferans Salonunda “ Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı ” düzenlenecektir. Çalıştayda k...

TANITIM: Medirevo - Bor & Kenevir

BOR MADENİ VE KENEVİR MUCİZESİ BİR ARAYA GELDİ Medirevo ne zaman kuruldu,   nasıl bir fikirle yola çıktınız? Medirevo markası, 40 yılı aşkın süredir bor ile çalışma yapan bir altyapı tarafından 2019 yılı sonunda kuruldu. [1] Dünyanın bor kaynaklarının %73'üne sahip topraklarımızda "milli cevheri hazineye dönüştürmek" mottosuyla, bor ve kenevir mucizesini sunmak adına yola çıktık. Firmamız, "dünyanın ilk ve tek" bor madeni ile kenevir tohumu yağını bir araya getiren marka olma özelliği taşıyor. Medirevo, aynı zamanda dünyada ilk defa patentli BORKEN Complex 124 ile her ürüne özel geliştirilmiş formül ve 50'nin üzerinde çok değerli içerik kullanan tek şirkettir. [1] Nasıl bir farklılık yaratıyorsunuz? Sayısız faydası bulunan bor ve kenevir tohumu yağını bir araya getirerek 62 çeşit ürüne imza atan Medirevo, bor ve kenevir mucizesini bir arada kullanan dünyada ilk ve tek şirket. Ayrıca, kök hücre, resveratrol, hyaluronik asit ve astaksantin ile de etkinliği...

Kenevir Tarımı - Bölüm 7 (Kenevir Tarımı Kitabı)

7. Kenevir Tarımı 7.1. İklim İstekleri Kenevir, geniş bir adaptasyon kabiliyetine sahiptir. Bu nedenle ılık iklim kuşağından subtropik iklim kuşağına kadar yayılmış bir bitkidir. Kenevir ülkemizde yazlık olarak yetiştirilmektedir. Ekim öncesi yağış ihtiyacı fazladır. Hafif donlara karşı dayanıklı olan kenevir, ilkbahar geç donlarına karşı hassas olduğundan, -5 °C’den daha düşük sıcaklıklarda zarar görür. Tohum üretimi için sıfır derecenin altında olmayan asgari beş aylık ve lif için ise dört aylık bir gelişme periyoduna ihtiyacı vardır. Karadeniz Bölgesi sahil kuşağı için nisan ayının 10-30 arasında, İç ve Geçit bölgelerde mart ayı sonunda, nisan başında ekim gerçekleştirilmelidir. Karadeniz kıyı şeridi gibi nemli olan bölgelerde rahatlıkla yetiştirilir fakat kurak bölgelerde sulama yapmak şartıyla yetiştirilebilir. Kenevir bitkisi lif üretimi için 4 aylık, tohum için ise 5 aylık bir yetişme süresine ihtiyaç duymaktadır, özellikle Karadeniz gibi yağışlı ve nemli bölgelerimizde iyi bir ...

Kenevirin Sistematiği ve Alt Türleri - Bölüm 5 (Kenevir Tarımı Kitabı)

5. Kenevirin Sistematiği ve Alt Türleri Her ne kadar taksonomistlerle tam bir uyum içerisinde olmasa da kenevir, Cannabinaceae familyası içerisinde Cannabis cinsi içerisinde tek türdür. • Takım : Urticales  • Familya : Cannabinaceae  • Cins : Cannabis  Kenevir sistematik bakımdan aşağıdaki varyetelere sahiptir: • Cannabis sativa var. vulgaris L. (Kültürü yapılan kenevir)  • Cannabis sativa var. indica Lam. (Hint keneviri)  • Cannabis sativa subvar. gigantica (Dev cüsseli kenevir)  • Cannabis sativa var. ruderalis (Yabani kenevir)  Kültürü yapılan kenevir bitkisi diploid yapıda ve 20 kromozomludur. Resim 12. Kenevir Türleri Çok sayıda alt türü bulunan kenevirin, Cannabis sativa L. ssp. vulgaris geçmişte elyaf üretimi için kullanılmaktaydı. Cannabis sativa L. indica alt türü ise daha çok THC içerdiği için narkotik amaçla kullanılmıştır. Doğada kendiliğinden yetişen yabani kenevir ise Cannabis sativa L. ruderalis ’tir. Ancak taksonomik olarak b...

Kenevir Tohumu Yağı ve CBD Oil Farkı [Video]

Fatih Küçükuysal, kenevir tohum yağının faydaları ve CBD oil ile farkından bahsediyor.  UYARI: Burada bahsedilen ürünlerin psikoaktif özelliği yoktur.   CBD oil ve diğer kenevir yaprağı-çiçeği ürünlerin şu an için Türkiye'de üretimi ve satışı yasal değildir. Ancak THC içermeyen CBD yağının yasallaşması için ilgili bakanlıklarda çalışmalar yapılmaktadır. Fatih KÜÇÜKUYSAL Kimyager, Eğitmen ve Sürdürülebilir Yaşam Danışmanı Web sitesi: https://www.fatihkucukuysal.com İnstagram: https://www.instagram.com/fatih_kucukuysal/ TEKNİK BİLGİLER: Kenevir tohumu, Edestin (% 65) ve Albumin (% 35) olarak iki ana protein çeşidini içerir. Edestin proteini sadece kenevir tohumunda bulunur ve sindirime yardımcı olur, hücre DNA'sının omurgası olarak düşünülür ve sağlıklı bir bağışıklık sisteminin korunması için hayati önem taşıyan antikorlar üretir. Kenevir proteinlerinin içerdiği Glutamik asit, insanlarda stresle mücadeleye yardımcı olan bir nörotransmitterdir (Pollit, 1996). Kenevir tohum...

Dünya’da Yükselen Değer; Endüstriyel Kenevir (Cannabis sativa L.)

Dünya’da Yükselen Değer; Endüstriyel Kenevir ( Cannabis sativa L.) Derleme Makalesi Yılmaz G. ve Yazici L. (2022). Dünya’da Yükselen Değer; Endüstriyel Kenevir ( Cannabis sativa  L.), Bozok Tarım ve Doğa Bilimleri Dergisi, 1(1), 54-61.  Anahtar Kelimeler Kenevir, Cannabis sativa L., CBD, Kenevir lifi, Kenevirin kullanım alanları Öz:  Kenevir ( Cannabis sativa L.) günümüzde pek çok farklı alanda kullanılan önemli bir endüstri bitkisidir. Dünyada bu bitkinin kullanımı ve önemi son yıllarda gittikçe yaygınlaşmaktadır. Anavatanı Orta Asya olan kenevir, doğada yaygın olarak bulunmaktadır. Kenevir bitkisinden elde edilen lif, tohum, sap, kök, yaprak ve çiçekler birçok farklı sektörde değerlendirilmektedir. Uzun yıllar boyunca lifleri dokuma, ip, urgan, halat vb. amaçlar için kullanılmıştır. Çeşitli tür ve alt türleri olan bu bitkinin, bazı türleri uyuşturucu amacıyla yasadışı kullanılmaktadır. Bu yüzden dünyada son yüzyıl içinde muhtelif zamanlarda yasaklamalarla karşılaşmış...

Her İlde Yönetmeliğe Uygun Olarak Kenevir Yetiştirilebilir

İZİNLİ İLLER  DIŞINDA DA, HER İLİMİZDE, YÖNETMELİĞE UYGUN OLARAK KENEVİR YETİŞTİRİCİLİĞİ YAPILABİLİR. KENEVİR YETİŞTİRİCİLİĞİ VE KONTROLÜ HAKKINDA YÖNETMELİK  çerçevesinde belirlenen hükümlere uymak şartı ile bilimsel araştırma amacıyla ana veya tali bitki olarak kenevir yetiştiriciliğine (Madde 5) birinci fıkrada belirlenen bölgeler dışında da Bakanlıkça izin verilebilir. Yukarıdaki video, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç'ın, 20 Ocak 2018 tarihinde, İstanbul Aydın Üniversitesi'nde gerçekleştirilen 1. ENDÜSTRİYEL KENEVİR FORUMU 'nun Birinci Oturumu'ndaki üçüncü sunum olan " Kenevir Yönetmeliği " başlıklı sunumundan kısa bir alıntıdır. Videonun tamamını izlemek için: https://www.kenevirbirligi.com/2021/11/1-endustriyel-kenevir-forumu-20-ocak.html Prof. Dr. Selim Aytaç'ın sunumunda vurguladığı bu önemli bilginin duyulması, yayılması ve sektörde daha çok kişi tarafından bilinmesi, Türkiye'de Endüstriy...