ENDÜSTRİYEL KENEVİR TOHUM ÜRETİMİNİN EKONOMİK ANALİZİ: VEZİRKÖPRÜ ÖRNEĞİ
Mehmet UĞURLU
Iğdır Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Yıl 2021, Cilt: 11, Sayı: Özel Sayı, 3507 - 3518, 30.12.2021
Tarım Ekonomisi, Araştırma Makalesi
Lütfen Dikkat: Bu araştırma makalesindeki veriler 2020-2021 üretim dönemine aittir.
ÖZET
Bu çalışmada, Samsun İli Vezirköprü İlçesindeki tohumluk endüstriyel kenevir üretim ekonomisi ile tohumluk endüstriyel kenevir üretiminde girdi kullanımı, maliyet, kârlılık ve verimlilik analizleri ele alınmıştır.
Araştırma Vezirköprü ilçesinde faaliyette bulunan endüstriyel kenevir üreten işletmelerdeki tohumluk endüstriyel kenevir üretim ekonomisini ve analizini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Araştırmada kullanılan birincil veriler, Vezirköprü İlçesinde endüstriyel kenevir üretimi yapan üreticilerden anket yöntemi kullanılarak elde edilmiştir. Endüstriyel kenevir üretimi yapan işletmelerden elde edilen veriler 2020-2021 üretim dönemine aittir.
Çalışmada; dekara endüstriyel kenevir tohum veriminin 60 kg ila 100 kg arasında değişmekte olduğu, lif veriminin ortalama 200 kg da-1 olduğu görülmektedir. Sadece tohum amaçlı üretimde, maliyeti içindeki en büyük pay %34.1 ile işçilik giderlerine aittir. Değişken masrafların toplam maliyet içindeki payı, sadece tohumluk için üretimde %77.2, lif ile beraber tohumluk üretimindeki tohumluk için payı %78.3, lif üretimindeki payı %88.1 ve toplam üretimdeki payı %86.7 oranındadır. Sadece tohum amaçlı üretimde gayri safi üretim değerinin 4.000 tl da-1 ve bir kilogram kenevir tohumu üretim maliyetinin de 25.73 tl kg-1 olduğu, tohum ve lif elde etmek için yapılan üretimde gayri safi üretim değerinin 10 200 tl da-1, bir kilogram tohum üretim maliyetinin 10.6 tl kg-1 ve lif üretim maliyetinin ise 17.4 tl kg-1 olduğu görülmüştür.
Endüstriyel kenevir üretim faaliyetinin karlılığının artırılması için; girdi maliyetlerinin düşürülmesi ve desteklemenin yeterli düzeyde yapılması endüstriyel kenevir üretimini daha kârlı duruma getirecektir. Ayrıca girdilerin etkinliğinin ve verimin artırılması ile ıslah çalışmalarına yeterli destek ve teşvikin verilmesi de gerekmektedir. Pazarlama sorunlarının çözülmesi ve özellikle tohumun sağlık ve tıbbi farmakoloji alanında kullanılması için mevzuat düzenlemelerinin yapılması ve izinlerin verilmesi endüstriyel kenevir üretiminde katma değeri çok artıracaktır.
Anahtar kelimeler: Endüstriyel kenevir, tohum, maliyet, üretim ekonomisi, kârlılık
SONUÇ
Türkiye’deki endüstriyel kenevir ekim alanın 2020 yılı itibariyle tohum amaçlı üretimde %61.9 ve lif üretiminde %13.9’nu, üretim miktarının tohum olarak %59’nu ve lif olarak %22.2’sinin üretildiği Vezirköprü İlçesinde ve köylerinde gerçekleştirilen bu araştırmada, kapsama alınan işletmelerde, temel olarak, endüstriyel kenevir üretiminde girdi kullanımı, maliyet, karlılık ve verimlilik düzeylerinin üretim amaçları itibariyle karşılaştırmalı olarak analizlerinin yapılması amaçlanmıştır. Girdi kullanımına yönelik araştırma bulguları kapsamında, sırasıyla işgücü ve işçilik gereksinimi, tohum, gübre, ilaç ve diğer girdiler ele alınarak endüstriyel kenevir üretiminin maliyeti belirlenmiştir.
Çalışmada; dekara endüstriyel kenevir tohum veriminin 60 kg ila 100 kg arasında değişmekte olduğu, lif veriminin ortalama 200 kg da-1 olduğu görülmektedir. Sadece tohum amaçlı üretimde, maliyeti içindeki en büyük pay %34.1 ile işçilik giderlerine aittir. Değişken masrafların toplam maliyet içindeki payı, sadece tohumluk için üretimde %77.2, lif ile beraber tohumluk üretimindeki tohumluk için payı %78,3, lif üretimindeki payı %88,1 ve toplam üretimdeki payı %86.7 oranındadır. Sadece tohum amaçlı üretimde gayri safi üretim değerinin 4 000 tl da-1 ve bir kilogram endüstriyel kenevir tohumu üretim maliyetinin de 25.73 tl kg-1 olduğu, tohum ve lif elde etmek için yapılan üretimde gayri safi üretim değerinin 10 200 tl da-1, bir kilogram tohum üretim maliyetinin 10.6 tl kg-1 ve lif üretim maliyetinin ise 17.4 tl kg-1 olduğu görülmüştür.
En yüksek net karın 2.77 tl ile lif+tohum üretimindeki tohum üretimine ait olduğu en az net karın ise 0.55 tl ile sadece tohum üretimine ait olduğu görülmektedir. Buna göre bir liralık masrafa karşılık sadece tohum üretiminde 0.55 tl net kar elde edilirken lif+tohum üretiminde 1.31tl net kar elde edildiği tespit edilmiştir.
Ayrıca bir liralık değişken masrafa karşılık sadece tohum üretiminde 2.01 tl GSÜD elde edilirken lif+tohum üretiminde 3.2 tl GSÜD elde edildiği belirlenmiştir.
Her ne kadar Türkiye tarımsal üretim gelirine göre, Vezirköprü’de endüstriyel kenevir üretiminden elde edilen gelir (lif+tohum üretiminde 5 780tl da-1) yeterli gibi gözüksede, ortalama aile büyüklüğünün 5.1 kişi ve ortalama üretim alanın 37.69 da olması tek başına endüstriyel kenevir yetiştiriciliğini alternatif ürünler olan mısır, şeker pancarı, tütün gibi endüstriyel ürünlere karşı rekabette kırılgan bir ürün konumuna getirmektedir.
Bu araştırma sonucunda, endüstriyel kenevir bitkisinden elde edilen tohum ve liflerin bir çok alanda kullanılabilir olması ve ekonomik yönden analizinde, Vezirköprü şartlarında, üreticilerin dışındaki yapısal sorunlara rağmen araştırma bulguları sonucunda elde edilen verilere göre endüstriyel kenevir üretiminin kârlı bir üretim faaliyeti olduğu belirlenmiştir.
Daha önce konu ile ilgili yapılan çalışmalarda; Sokolchik (2014), sadece kenevir tohumu üretmenin daha kârlı olduğunu, Luke (2017), ürünlerin maliyetleri ve potansiyel getirileri birlikte değerlendirildiğinde endüstriyel kenevirin ümit verici bir ürün olduğunu, Zatta ve ark. (2012), endüstriyel kenevir tohumu yetiştiriciliğinin ekonomik anlamda kârlı olması için yüksek verimli çeşitlere ihtiyaç olduğunu, Fortenbery ve Bennett (2004), geleneksel tahıl ürünlerinden biraz daha kârlı, ancak özel ürünlerden daha az kârlı olduğunu, Cherney ve Small (2016), endüstriyel kenevirin bir tohum kaynağı olarak, lif kaynağından çok daha fazla potansiyele sahip olduğunu ve tohumluk amaçlı endüstriyel kenevir üretiminin gelişme potansiyeli olduğunu, Aydoğan ve ark. (2019), küçük alanlarda üretim yapan çiftçilerin genellikle karma üretimi tercih ettiklerini, Sokolchik (2014), kenevir lif ve tohum verimlerinin artırılmasını gerektiğini, Das ve ark. (2017) da, endüstriyel kenevirin hem biyoyakıt hem de katma değerli ürünler üretmek için potansiyeli olduğunu ve Kuglarz ve ark. (2014), endüstriyel kenevirden etanol üretiminin ekonomik anlamda kârlı olduğunu tespit etmişlerdir.
Vezirköprü örneği çalışmasında da görüldüğü üzere, küçük alanlarda üretim yapan çiftçilerin hem tohum hem lif amaçlı üretim yaptıkları ve bundan sonra da üretim desenin ve planlamasının bu şekilde olacağı tespit edilmiştir.
Endüstriyel kenevir üreticilerinin, daha kaliteli ve daha kârlı bir üretim yapabilmeleri için maliyetlerini düşürmeleri gerektiği tespit edilmiştir. Bunun için de, verimin artırılması, girdi maliyetlerinin düşürülmesi, teknolojiden faydalanılması ve bilgi düzeyinin artırılması gerekmektedir.
Prim destekleri ve teşvikler üreticiyi ekim yapmaya sevk edecek oranlarda olmalıdır. Ayrıca primler önceden açıklanmalı ve zamanında ödenmelidir. Destekler güncel girdi fiyatları dikkate alınarak belirlenmelidir.
Ayrıca girdilerin etkinliğinin ve verimin artırılması ile ıslah çalışmalarına yeterli destek ve teşvikin verilmesi de gerekmektedir.
Türkiye’de endüstriyel keneviri katma değerli ürünlere dönüştürecek sanayi yatırımlarının yok denecek kadar az olması ve bu yatırımları yapmayı düşünen girişimcilerinde iyi başlangıç yapmalarına rağmen sonradan isteksiz davranmaları yetiştiricilik faaliyetlerinin gerilemesine yol açmaktadır.
Aydoğan ve ark. tarafından 2019 yılında yapılan çalışmada; “Yapılan zaman serisi analizinde gelecek yıllarda kenevir ekim alanlarının artacağı öngörülmektedir. Endüstriyel kenevir üretiminin artmasına paralel olarak kenevir ürünleri sanayisinin altyapısının hazırlanması ve geliştirilmesi gerekmektedir.” denilmektedir.
Bu tespite rağmen kamunun 2018 ve 2019 yıllarındaki teşvik edici düzenlemelerinin ve organizasyonlarının olumlu katkısının yanında ürün işleme ve pazarlama alanındaki eksiklikler nedeniyle 2021 yılında üretim alanı ve miktarı hızla düşüşe geçmiştir.
Pazarlama ve ürün işleme alanındaki sorunlara özel sektör çözüm getirmekten uzak olup, sözleşmeli üretim yapanların dahi mağduriyeti söz konusu olmuştur. Pazarlama ve işleme alanındaki sorunlara üreticiler tarafından kurulacak kalkınma, üretim ve pazarlama kooperatiflerinin çözüm olabileceği gözlemlenmiştir.
Pazarlama sorunlarının çözülmesi ve özellikle tohumun sağlık ve tıbbi farmakoloji alanında kullanılması için mevzuat düzenlemelerinin yapılması ve izinlerin verilmesi endüstriyel kenevir üretiminde katma değeri çok artıracaktır.
Ayrıca biyoekonomi yönüyle bakılacak olursa, endüstriyel kenevirden elde edilen biyokütleden enerji kaynağı olarak yararlanmak mümkündür. Enerji kaynağı olarak da özellikle otomotiv sektöründe biyoyakıt olarak ve ısı kalorisinin yüksek olması nedeniyle de ısınma amaçlı değerlendirilebilecek olması nedeniyle, endüstriyel kenevir fosil yakıtlara alternatif olabilecek önemli bir endüstriyel bitkidir.
İklim değişikliği ve yeşil mutabakat kapsamında endüstriyel kenevirin çevreci bir yetiştiricilik isteklerine sahip olması da önemli bir avantajdır.
Makalenin Tamamı ⬇️
Kaynak:
PDF Dosyası:
PDF Görüntüleyici ⤵️