Ana içeriğe atla

Ağır Metal Kirliliği ve Kenevirin (Cannabis sativa L.) Fitoremediasyon Yönteminde Kullanılabilirliği [Makale]

Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Kenevir - Bölüm 8 (Kenevir Tarımı Kitabı)

8. Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Kenevir



8.1. Biyodizel Hammaddesi Olarak Kenevir

Biyodizel, Yağlı tohum bitkilerinden elde edilen bitkisel yağların veya hayvansal yağların bir katalizör eşliğinde kısa zincirli bir alkol ile (metanol veya etanol) reaksiyonu sonucunda açığa çıkan ve yakıt olarak kullanılan bir üründür. 


Günümüzde ticari olarak biyodizel üretildiği bölgeye göre değişmekle birlikte genellikle soya fasulyesi, palm yağı ve kolza tohumundan elde edilmektedir. Bu bitkilerin yanında bir diğer umut vadeden biyodizel kaynağı lifli bir bitki olan endüstriyel kenevirdir. Tohumunda yüksek oranda (%26-%38) yağ barındıran kenevir aynı zamanda düşük karbon içerikli biyoyakıtlar (biyoetanol ve biyobütanol) üretilebilecek içeriğe de sahiptir. Aslında kenevir yüksek verimlerde hem yağ hem de biyokütle üretebilen sayılı bitkilerdendir. Kenevir Tohumundan elde edilen yağın biyodizel kaynağı olarak fizibilite araştırması yapılmıştır. Soğuk sıkım ile elde edilen yağ iki adımlı transesterifikasyon reaksiyonu ile biyodizele dönüştürülmüştür. Reaksiyon sonucunda %99.5’un üzerinde dönüşüm oranı ve %97 ürün geri kazanım verimi elde edilmiştir. Bu yüksek geri kazanım verimi kenevirden biyodizel üretimi sırasında sabunlaşma nedeniyle ürün kaybının az olduğunu göstermektedir. Kenevirden elde edilen biyodizel ASTM 6751-09’de belirtilen standartlara uymaktadır. Üretilen kenevir biyodizelinin ayırt edici özellikleri düşük bulutlanma noktası ve düşük kinematik viskozitedir. Soğuk akışkanlık özellikleri kenevir biyodizeli çekici ve rekabetçi yapmaktadır (Li ve ark., 2010).


Kenevir tohumlarında %30-35 yağ bulundurması nedeniyle son dönemlerde biyodizel kaynağı olarak gösterilmektedir. Kenevir bitkisinde dekardan elde edilen tohum miktarının düşük, yağ oranının orta, tohum fiyatının 30-35 ₺ olarak işlem gördüğü bir piyasada, 3.3 kg kenevir tohumundan 1 litre biyodizel elde edildiği hesap edildiğinde, biyodizel olarak üretim yapılması piyasada yer edinmesi kısa vadede mümkün görülmemektedir. Tablo 3’ü incelediğimizde, kolza, ayçiçeği, soya, gibi yağlı tohumlardan birim alandan alınan tohum miktarının fazla olması, özellikle kolza ve ayçiçeği tohumlarının yağ oranının yüksek, ürün fiyatlarının düşük olması kenevir karşısında oldukça cazip olduğunu göstermektedir.


Resim 38. Kenevir Biyodizeli

Resim 38. Kenevir Biyodizeli


Tablo 3. Bazı Yağ ve Lif Bitkilerinde Yağ Verimi Değerleri


Tablo 3. Bazı Yağ ve Lif Bitkilerinde Yağ Verimi Değerleri

*TUIK 2017 verileri


8.2. Pelet Biriket (Biyokütle) Hammaddesi Olarak Kenevir

Ülkemizde üreticiler ve fabrikalar için sorun teşkil eden tarımsal atıklar, biyokütle enerjisinde kullanılabilecek materyal kaynaklarıdır. Tarımsal ürünlerden arta kalanlar küçümsenmeyecek miktardadır ve düzenli bir şekilde toplanmaları ya da değerlendirilmeleri yapılamamaktadır. Ülkemizde her yıl yaklaşık olarak 60 milyon ton atık ortaya çıkmaktadır. Bu atıklar ülkemizde ya anız olarak değerlendirilmekte ya da çöp alanlarına atılarak bertaraf edilmektedir. Bunların değerlendirilmesini sınırlayan başlıca etmen düşük hacim yoğunluğu ve düzensiz şekillerinden dolayı taşıma ve depolama maliyetinin yüksek olmasıdır. Tarımsal artıklar sıkıştırılarak ve yüksek yoğunluğa çevrilerek bu sınırlayıcı etmenin üstesinden gelmek mümkün olabilecektir. Yakın bir geçmişe kadar az gelişmiş ülkelerin enerji tüketiminde büyük paya sahip olan ve genellikle doğrudan yakma sonucu elde edilen biyokütle enerjisi, günümüzde modern teknoloji kullanılarak üretilen, gelişmiş ülkelerin enerji portföyünde yer bulan ve ciddi politikalarla yaygınlaştırılmaya çalışılan, çevre dostu, stratejik bir enerji kaynağıdır.


Resim 39. Kenevir Peleti

Resim 39. Kenevir Peleti


Resim 40. Kenevir Biriketi

Resim 40. Kenevir Biriketi


Kenevir, dünyaca tanınmış lif ve yağ bitkisidir. Kenevir bitkisinin lifi ve tohumu çok çeşitli amaçlar için kullanılmaktadır. Lifi çıkarıldıktan sonra geriye kalan sapları yakacak maddesi olarak kullanılabilir. Özellikle yakıt sorunu olan bölgeler için önemli bir yakıt kaynağı durumundadır. Üretimine izin verilen illerde kenevir ekim alanlarının artması, tohum ve lif üretiminin yanı sıra, sap miktarının da artması anlamına gelecek ve son derece kaliteli bir biyokütle kaynağı kazanılmış olacaktır. Kenevir önemli bir biyokütle bitkisi olarak değerlendirilebilir. Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan çalışmalarda Narlısaray kenevir popülasyonunun yaklaşık 1 ton/da biyokütle verimine sahip olduğu belirlenmiştir. Kenevirin ısıl değerinin belirlenmesi için yapılan çalışmada 4.400 kalori (cal/g) ortalama ısıl değere sahip olduğu belirlenmiştir. Aşağıda verilen tabloda kenevir ve bazı farklı enerji kaynaklarının ısıl değerleri verilmiştir. Tablonun incelenmesinden de anlaşılacağı gibi tarımsal materyaller arasında kenevir saplarının ısıl değeri oldukça yüksektir. Diğer bir önemli nokta ise ülkemizdeki yerli linyit kömürlerin ısıl değerlerinin 3.000 kalorinin altında ısıl değere sahip olması, buna karşın özellikle kenevir saplarının yerli linyitin 1,5 katı daha yüksek ısıl değere sahip olmasıdır.


Tablo 4. Bazı Tarımsal Artıkların Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Değerlendirilmesi


Tablo 4. Bazı Tarımsal Artıkların Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Değerlendirilmesi


Isıl değerinin yüksek olmasının yanı sıra KTAE tarafından yapılan analizlerde kül içeriğinin de son %1 civarında, son derece düşük olduğu tespit edilmiştir. Bu veriler kenevir saplarının son derece kaliteli bir biyokütle kaynağı olduğunu ortaya koymaktadır. Kenevirden elde edilen peletlerin yanması sırasında ortaya çıkan baca gazı emisyonları da belirlenmiştir. Baca emisyon değerlerinin verildiği çizelge incelendiğinde özellikle SO2 değerinin sıfır olduğu görülmektedir. Kükürt kaynaklı hava kirliliğinin son derece önemli olduğu hatta asit yağmurlarına yol açabildiği bilinmektedir. Kenevir saplarından elde peletin yakılması sonrasında atmosfere SO2 vermemesi, çevre açısından son derece önemli bir artıdır.


Tablo 5. Bazı Peletlerin Baca Gazı Emisyon Değerleri


Tablo 5. Bazı Peletlerin Baca Gazı Emisyon Değerleri


8.3. Diğer Biyoyakıt Hammaddesi Olarak Kenevir

Biyodizel ve biyokütle dışında da kenevirden biyoyakıt elde edilmesi mümkündür. Bu konuda yapılan çalışmalar genellikle biyoetanol ve biyogaz üzerinde yoğunlaşmaktadır. Kuglarz ve ark. (2014), tarafından yapılan çalışmada endüstriyel kenevirin biyoetanol üretimi için hammadde olma potansiyeli incelenmiştir. Ayrıca ön-işlem koşulları ve ziraat tarzının (geleneksel ve organik), hidrolize ve etanol verimine olan etkisi de incelenmiştir. Çalışmada açık havada kurutulan kenevir seyreltik asit ve buhar ile işleme tabi tutulmuştur. En yüksek glikoz verimi (%73-%74) ve etanol verimi (%75-%79) 180 ºC de %1’lik sülfürik asit çözeltisi ile ön-işleme tabi tutulmuş kenevir örneklerinde elde edilmiştir. Kenevirin geleneksel veya organik olması; ön-işlemin etkinliği, enzimatik hidroliz ve fermantasyona anlamlı bir etki sağlamamıştır. Kenevir prosesleri dikkate alındığı zaman; tarladan etanol tesisinde depolanması, tarlada kurutulan kenevirin optimal koşullarda ön-işleme tabi tutulması pozitif ekonomik sonuçlar göstermektedir. Etanol üretimi sonrasında ortaya çıkan yan ürünlerin değerlendirilmesi ekonomik kârı arttırabilir. Bu çalışmada etanol üretimi sonrası oluşan yan ürünler %14.5 ile %20.5 arasında lignin içermektedir. Lignin kalıntıları ısı ve/veya enerji üretimi için kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.


Endüstriyel kenevir, özellikle hektar başına verim, maliyet ve çevresel etki bakımından selülozik etanol üretimi için olağanüstü bir potansiyel göstermektedir (Buck and Senn, 2016). Ayrıca, enerji üretimi işlemi yanında değeri yüksek gıda sınıfı yağ gibi yan ürünler elde edilebilmesi bu tesisin değerini artırır. Bu çalışmada, kenevir sapı 155 °C'de 45 dakika boyunca buharla patlatma ön-işlemine tabi tutulmuş ve ardından selülaz/ksilanaz karışımı ile hidrolize edilmiştir. İşlem sonrası, 0.79 g.g−1 selüloza kadar bozunma gerçekleşmiştir ve ardından gerçekleştirilen eş zamanlı sakrifikasyon ve fermentasyon sonucunda, >0.90 g.g-1 selüloz fermantasyonu gerçekleşmiştir. Kenevir sapı 0.63 g.g−1 selüloz ve sadece 0.142 g.g−1 hemiselüloz içermesi bakımından selülozik etanol üretimi için oldukça uygun bir bitkidir.


Endüstriyel kenevirin biyoyakıt hammaddesi olarak kullanılma potansiyeli kenaf, dallı darı ve sorgum biyokütlesi ile agronomik, deneysel ve ekonomik açıdan değerlendirilmiştir (Das ve ark., 2017). Yapılan çalışmada her dört hammaddenin de toplam şeker miktarlarının benzer olduğu görülürken, kenevirin lignin oranın diğer üç hammaddeden daha yüksek olduğu bulunmuştur. Isıl değerleri karşılaştırıldığında ise kenevir ve kenafın bir miktar daha yüksek ısıl değere sahip olduğu saptanmıştır. Bir diğer aşama olan ön-işlem ve enzimatik hidroliz sonucu endüstriyel kenevirden elde edilen şeker veriminin diğer hammaddeler ile daha yüksek olmasa bile benzer seviyede olduğu belirlenmiştir. Kenevirin biyoyakıt olarak kullanılma potansiyelinin belirlenmesindeki bir diğer faktör etanol verimidir. Endüstriyel kenevirin teorik ve öngörülen etanol verimi (82 galon/kuru ton kenevir) dikkate alındığında biyoetanol potansiyelinin diğer biyokütleler ile benzer olduğu sonucuna varılmıştır. Karşılaştırmalı ekonomik analiz sonucu endüstriyel kenevirin hem taneleri hem de saplarında elde edilen biyoetanol birlikte dikkate alındığında hektar başına brüt kârın diğer bitkilerden daha yüksek olacağını göstermiştir. Prade ve ark. (2011), soğuk iklim koşullarında Kuzey Avrupa’da enerji amaçlı ekilen kenevirin (Cannabis sativa L.) enerji verimini incelenmiştir. Farklı azot gübreleme rejimlerini araştırmak amacıyla üç yıl art arda tarla denemeleri yapılmıştır. Optimal enerji verimi için Eylül ve Ekim aylarında hasat yapılmasının uygun olduğu belirlenen çalışmada kenevirden biyogaz verimler sırasıyla 14.4 Mg ha-1 ve 296 GJ ha-1 bulunmuştur. Katı yakıt olarak kullanılan kenevirde ise, Şubat ve Nisan hasatında elde edilen biyokütlelerin enerji verimi sırasıyla 9.9 Mg ha-1and 246 GJ ha-1 dır. Çalışmada elde edilen biyogaz enerji verimleri mısır ve şeker pancarından elde edilen gazın enerji verime benzerken kaba yonca ve yonca otundan sırasıyla %24 ve %14 daha fazladır. Katı yakıtta ise, enerji verimi buğday sapından %120 daha fazla enerji verimine sahiptir. Sonuç olarak kenevir soğuk iklime sahip Kuzey Avrupa için uygun bir enerji bitkisidir. Kreuger ve ark. (2011), endüstriyel kenevirin anaerobik sindirimi ile üretilebilecek net metan gazının birim hektar başına olan enerji verimi incelemiştir. Güney İsveç’te gerçekleşen çalışmada, Temmuz ile Kasım ayları arasında dört farklı zamanda hasat edilen kenevirlerin biyokütle verimleri ve elde edilen metan değerleri yenilenebilir enerji için kullanılan diğer bitkilerin değerleri ile karşılaştırılmıştır. Çalışmada kenevirden elde edilen metanın hektar başına en yüksek net enerji verimi 136 GJ’dür ve bu değer referans olarak kullanılan etanol (buğday) ve biyodizelden (kolza tohumu) daha yüksektir. Elde edilen metan veriminin hasat zamanıyla önemli ölçüde ilintili olmadığı çalışma sonucunda belirtilmiştir.



Kaynak: Kenevir Tarımı Kitabı, Sayfa: 27 - 32

TAGEM ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Samsun 2019


PDF Dosyası (2. Baskı): KENEVİR TARIMI VE MEVZUATI | TAGEM, 2025

https://arastirma.tarimorman.gov.tr/ktae/belgeler/kenevir_tarimi_kitabi.pdf


KENEVİR TARIMI KİTABI

Kitap, 8 bölüm olarak Kenevir Birliği'nde yayınlanmıştır.

Aşağıdaki başlıklara tıklayarak okumak istediğiniz bölüme ulaşabilirsiniz.


İçindekiler


1. Giriş 


2. Kenevir Tarihçe


3. Endüstriyel Kenevir ve Kullanım Alanları


4. Türkiye’de Kenevir Ekilebilecek Alanlar


5. Kenevirin Sistematiği ve Alt Türleri


6. Kenevirin Morfolojisi


7. Kenevir Tarımı


8. Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Kenevir



Kenevir Tarımı Kitabı | TAGEM, 2019 (1. Baskı)

 

En çok okunan yayınlar

Kenevir Hem Hastalıklara Hem Rekabete Şifa Olacak

Kenevir hem hastalıklara hem rekabete şifa olacak Türkiye’de tıbbi kenevirin eczanelerde satışının serbest hale gelmesiyle Ar-Ge çalışmalarının da artması bekleniyor. Yeni dönemde, daha önce imha edilen kenevirin yapraklarının da ilaç sanayinde kullanılması gündemde. Sümeyra TOPAL |  İstanbul Ticaret 15 Ağustos 2025 İtalya Ulusal Araştırma Konseyi Biyolojik Bilimler ve Biyolojik Kaynaklar Enstitüsü’nün 2022 yılında yayınladığı rapora göre, 9 alanda 25 binden fazla ürünün hammaddesi olmaya aday olan kenevirde ülkeler politikalarını bir bir güncelliyor. Türkiye’de de kenevirin kullanım alanlarına yönelik önemli bir düzenleme yapıldı. ‘Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’, TBMM’de kabul edildi. Bu düzenlemeyle tıbbi kenevirin eczanelerde satışı da serbest hale geldi. Yeni döneme dair detayların önümüzdeki günlerde netleşmesi beklenirken, Türkiye’de Ar-Ge çalışmalarının da bu alanda yoğunlaşacağı öngörülüyor...

Endüstriyel Kenevir - Prof. Dr. Selim Aytaç [Video]

ENDÜSTRİYEL KENEVİR Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç, Burcu Düzgün Çoban'ın sunumuyla ekranlara gelen Haberin Sesi programında, Endüstriyel Kenevir ile ilgili yapılan ve yapılacak olan çalışmalar hakkında bilgi veriyor. Yayın Tarihi:  3 Temmuz 2019 16 Ocak 2019 tarihinde yayınlanan bir önceki videoyu izlemek için lütfen aşağıdaki bağlantıya tıklayın. https://www.kenevirbirligi.com/2021/11/kenevir-uretimi-prof-dr-selim-aytac.html

Türkiye’nin İlk Kenevir Fabrikası 40 Yıl Sonra Yeniden Üretimde [Video]

Türkiye’nin yüzde 100 kenevirden iplik üretimi gerçekleştiren tek tesisi olan Amasya’daki Gümüşhacıköy Kenevir Fabrikası, 40 yıl sonra devletin desteğiyle yeniden ayağa kaldırılarak faaliyete başladı. Pas tutup üzerlerini örümcek ağı saran tesisteki İtalyan marka makineler elden geçirilip Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı’ndan (OKA) sağlanan kaynakla ekonomiye kazandırıldı. Dönemin en modern tekstil makineleri şalter kapatmıştı 1970 yılında faaliyete başlayan Gümüşhacıköy İp Sicim Urgan Küçük Sanat Kooperatifi el işçiliği ile kenevir ürünleri üretirken işleri büyüterek 1984 yılında kenevir elyafından ip üretmek amacıyla bir fabrika kurdu. Dönemin Tarım ve Köyişleri Bakanının da katıldığı törenle açılan fabrikanın ihtiyaç duyduğu kenevir, Vezirköprü, Hamamözü, Merzifon ve Gümüşhacıköy’den tedarik ediliyordu. Yörede ekili kenevirlerin işlenmesiyle ilk yıllar adından söz ettiren tesiste yüzden fazla kişi istihdam edildi. Ancak sonrasında ham maddenin azalması ve sermayesinin yetersizliği ned...

Geleneksel Kenevir Dokumacılığı ve Resim Sanatının Buluştuğu Sergi OMÜ’de Açıldı [Video]

Geleneksel Kenevir Dokumacılığı ve Resim Sanatının Buluşması OMÜ’de "Geleneksel Kenevir Dokumacılığının Resim Sanatı ile Buluşması" temalı kişisel resim sergisi sanatseverlerle buluştu. Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Güzel Sanatlar Fakültesinde " Geleneksel Kenevir Dokumacılığının Resim Sanatı ile Buluşması " projesi kapsamında OMÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimince (BAPKOB) desteklenen Hasret Yavuz'un kişisel resim sergisi açıldı. OMÜ Ladik Meslek Yüksek Okulunda temel sanat eğitimi dersini yürüten Hasret Yavuz, kenevir tezgahlarında kilimlere işlenen geleneksel motifleri resim sanatıyla bir araya getirdiği eserlerini sanatseverlerin beğenisine sundu. Hasret Yavuz'un özgün çalışmalarında bulunduğu 21 eserden oluşan sergi, OMÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Sanat Galerisi'nde 2 Ocak'a kadar ziyarete açık kalacak. Rektör Aydın, ”Üniversite olarak bu tür yenilikçi çalışmaları her zaman desteklemeye devam edeceğiz” Serginin açılışını gerçek...

Samsun'da Kenevir Üreticileri Az Sulamaya Rağmen Yüksek Verim Aldı

Ekim alanı giderek artan kenevirin önemli üretim merkezlerinden biri olan Samsun'da hasat çalışmaları tamamlandı, üreticiler az sulamaya karşın yüksek verim aldı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerine göre, Samsun için öncelikli ürünler arasında olan kenevirin 2024 yılı için 1 Ocak'ta başlayan üretim izni müracaatı ile Havza ve Vezirköprü ilçelerinde 253 üretici, 4 bin 895 dekar alanda kenevir üretimi yaptı. Samsun Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl kenevir ekili alanın 1600 dekar olduğunu, 2025'te Samsun'da kenevirin ekim alanının 8-10 bin dekara çıkacağını tahmin ettiklerini söyledi. Kenevirin gübre ve sulama konusunda avantajlı bir ürün olduğunu, diğer ürünlere oranla daha az su ve gübre istediğini vurgulayan Sağlam, "Tane mısıra baktığımızda hem gübrede hem de sulamada kenevire göre çok dezavantajlı. Karşılaştırma yaptığımızda mısırda 50 kilo taban gübre atıyoruz, yaklaşık 25 kilo gibi azotlu gübre atıyoruz. Kenev...

Neden İnşaatta Kullanmak için Kenevir ve Saman Yetiştirmiyoruz?

"Biyolojik bazlı malzemeler saman, kenevir , ahşap, miselyum (mantar), kil ve yün gibi ürünlerden elde edilir. Yenilenebilir, toksik olmayan, yüksek performanslıdırlar ve hem insanlar hem de gezegen için daha sağlıklı evler inşa etmemize yardımcı olurlar," William Mason. (Foto: Getty Images) İklim üzerindeki olumlu etkileri göz önüne alındığında, biyolojik bazlı yapı malzemelerine erişim çok daha kolay olmalı. Analiz : Ev inşa eden ya da evini yenileyen herkes bunun pahalı ve genellikle karmaşık bir süreç olduğunu bilir. Üstelik kullandığımız yapı malzemeleri, çağımızın en büyük sorunlarından biri olan iklim değişikliğine katkıda bulunuyor. Evlerimizi daha enerji verimli hâle getirmek için ısı yalıtımı ve hava sızdırmazlığına odaklanırken, kullanılan malzemelerin çıkarılmasının yarattığı zararı çoğu zaman göz ardı ediyoruz. Yapı malzemeleri ve inşaat, artık küresel enerjiye bağlı karbon emisyonlarının %11’ini oluşturuyor; bu da inşaat yöntemlerimizi iklim değişikliğinin öneml...

Kenevir Tohumu: Kadın Sağlığı için Süper Gıda [Video]

KENEVİR TOHUMU SÜPER GIDA MI? Dr. İbrahim Ersoy, kenevir tohumunun sağlığımız için faydalarını, özellikle kadın sağlığına olumlu katkılarını anlatıyor.  Video: Dr. İbrahim Ersoy https://www.youtube.com/@dribrahimersoy   Not: Video, "Kenevir Tohumu" dışında diğer konuları da içerdiği için 22:34'den başlatılmıştır.   

Endüstriyel Kenevir Konferansı Yapılacak | 15 Mayıs 2024, Çaycuma, Zonguldak

Çaycuma Belediyesi, Prof. Dr. Emine Yılmaz Can’ın konuşmacı olarak katılacağı “ Bölgesel Kalkınmada Alternatif Ürün: Endüstriyel Kenevir ” başlıklı bir konferans düzenledi. Çaycuma Belediyesi çok yönlü bir bitki olan ve tekstil, gıda, kozmetik, ilaç hammaddesi, inşaat malzemeleri, kağıt üretimi, kompozit, otomotiv sektörü ile biyoplastikler dahil olmak üzere birçok alanda kullanılan endüstriyel kenevirle ilgili bir konferans yapacak. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ve Zonguldak Kömür Jeoparkı ile birlikte düzenlenen konferansa ZBEÜ Tıp Fakültesi, Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emine Yılmaz Can konuşmacı olarak katılacak.  YEŞİL HAZİNE OLARAK ADLANDIRILIYOR Köy ve mahalle muhtarlarından üreticilere, bilim insanlarından farklı sektörlerin temsilcilerine kadar geniş bir topluluğunun davet edildiği konferansta, “yeşil hazine” olarak da adlandırılan endüstriyel kenevirin bölgesel kalkınma için yarattığı fırsatlar da konuşulacak. 15 Mayıs 2024 Çarşamba günü Çaycum...