Ana içeriğe atla

Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı | 16 Mayıs 2025, EİB, İzmir

Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Kenevir - Bölüm 8 (Kenevir Tarımı Kitabı)

8. Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Kenevir



8.1. Biyodizel Hammaddesi Olarak Kenevir

Biyodizel, Yağlı tohum bitkilerinden elde edilen bitkisel yağların veya hayvansal yağların bir katalizör eşliğinde kısa zincirli bir alkol ile (metanol veya etanol) reaksiyonu sonucunda açığa çıkan ve yakıt olarak kullanılan bir üründür. 


Günümüzde ticari olarak biyodizel üretildiği bölgeye göre değişmekle birlikte genellikle soya fasulyesi, palm yağı ve kolza tohumundan elde edilmektedir. Bu bitkilerin yanında bir diğer umut vadeden biyodizel kaynağı lifli bir bitki olan endüstriyel kenevirdir. Tohumunda yüksek oranda (%26-%38) yağ barındıran kenevir aynı zamanda düşük karbon içerikli biyoyakıtlar (biyoetanol ve biyobütanol) üretilebilecek içeriğe de sahiptir. Aslında kenevir yüksek verimlerde hem yağ hem de biyokütle üretebilen sayılı bitkilerdendir. Kenevir Tohumundan elde edilen yağın biyodizel kaynağı olarak fizibilite araştırması yapılmıştır. Soğuk sıkım ile elde edilen yağ iki adımlı transesterifikasyon reaksiyonu ile biyodizele dönüştürülmüştür. Reaksiyon sonucunda %99.5’un üzerinde dönüşüm oranı ve %97 ürün geri kazanım verimi elde edilmiştir. Bu yüksek geri kazanım verimi kenevirden biyodizel üretimi sırasında sabunlaşma nedeniyle ürün kaybının az olduğunu göstermektedir. Kenevirden elde edilen biyodizel ASTM 6751-09’de belirtilen standartlara uymaktadır. Üretilen kenevir biyodizelinin ayırt edici özellikleri düşük bulutlanma noktası ve düşük kinematik viskozitedir. Soğuk akışkanlık özellikleri kenevir biyodizeli çekici ve rekabetçi yapmaktadır (Li ve ark., 2010).


Kenevir tohumlarında %30-35 yağ bulundurması nedeniyle son dönemlerde biyodizel kaynağı olarak gösterilmektedir. Kenevir bitkisinde dekardan elde edilen tohum miktarının düşük, yağ oranının orta, tohum fiyatının 30-35 ₺ olarak işlem gördüğü bir piyasada, 3.3 kg kenevir tohumundan 1 litre biyodizel elde edildiği hesap edildiğinde, biyodizel olarak üretim yapılması piyasada yer edinmesi kısa vadede mümkün görülmemektedir. Tablo 3’ü incelediğimizde, kolza, ayçiçeği, soya, gibi yağlı tohumlardan birim alandan alınan tohum miktarının fazla olması, özellikle kolza ve ayçiçeği tohumlarının yağ oranının yüksek, ürün fiyatlarının düşük olması kenevir karşısında oldukça cazip olduğunu göstermektedir.


Resim 38. Kenevir Biyodizeli

Resim 38. Kenevir Biyodizeli


Tablo 3. Bazı Yağ ve Lif Bitkilerinde Yağ Verimi Değerleri


Tablo 3. Bazı Yağ ve Lif Bitkilerinde Yağ Verimi Değerleri

*TUIK 2017 verileri


8.2. Pelet Biriket (Biyokütle) Hammaddesi Olarak Kenevir

Ülkemizde üreticiler ve fabrikalar için sorun teşkil eden tarımsal atıklar, biyokütle enerjisinde kullanılabilecek materyal kaynaklarıdır. Tarımsal ürünlerden arta kalanlar küçümsenmeyecek miktardadır ve düzenli bir şekilde toplanmaları ya da değerlendirilmeleri yapılamamaktadır. Ülkemizde her yıl yaklaşık olarak 60 milyon ton atık ortaya çıkmaktadır. Bu atıklar ülkemizde ya anız olarak değerlendirilmekte ya da çöp alanlarına atılarak bertaraf edilmektedir. Bunların değerlendirilmesini sınırlayan başlıca etmen düşük hacim yoğunluğu ve düzensiz şekillerinden dolayı taşıma ve depolama maliyetinin yüksek olmasıdır. Tarımsal artıklar sıkıştırılarak ve yüksek yoğunluğa çevrilerek bu sınırlayıcı etmenin üstesinden gelmek mümkün olabilecektir. Yakın bir geçmişe kadar az gelişmiş ülkelerin enerji tüketiminde büyük paya sahip olan ve genellikle doğrudan yakma sonucu elde edilen biyokütle enerjisi, günümüzde modern teknoloji kullanılarak üretilen, gelişmiş ülkelerin enerji portföyünde yer bulan ve ciddi politikalarla yaygınlaştırılmaya çalışılan, çevre dostu, stratejik bir enerji kaynağıdır.


Resim 39. Kenevir Peleti

Resim 39. Kenevir Peleti


Resim 40. Kenevir Biriketi

Resim 40. Kenevir Biriketi


Kenevir, dünyaca tanınmış lif ve yağ bitkisidir. Kenevir bitkisinin lifi ve tohumu çok çeşitli amaçlar için kullanılmaktadır. Lifi çıkarıldıktan sonra geriye kalan sapları yakacak maddesi olarak kullanılabilir. Özellikle yakıt sorunu olan bölgeler için önemli bir yakıt kaynağı durumundadır. Üretimine izin verilen illerde kenevir ekim alanlarının artması, tohum ve lif üretiminin yanı sıra, sap miktarının da artması anlamına gelecek ve son derece kaliteli bir biyokütle kaynağı kazanılmış olacaktır. Kenevir önemli bir biyokütle bitkisi olarak değerlendirilebilir. Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan çalışmalarda Narlısaray kenevir popülasyonunun yaklaşık 1 ton/da biyokütle verimine sahip olduğu belirlenmiştir. Kenevirin ısıl değerinin belirlenmesi için yapılan çalışmada 4.400 kalori (cal/g) ortalama ısıl değere sahip olduğu belirlenmiştir. Aşağıda verilen tabloda kenevir ve bazı farklı enerji kaynaklarının ısıl değerleri verilmiştir. Tablonun incelenmesinden de anlaşılacağı gibi tarımsal materyaller arasında kenevir saplarının ısıl değeri oldukça yüksektir. Diğer bir önemli nokta ise ülkemizdeki yerli linyit kömürlerin ısıl değerlerinin 3.000 kalorinin altında ısıl değere sahip olması, buna karşın özellikle kenevir saplarının yerli linyitin 1,5 katı daha yüksek ısıl değere sahip olmasıdır.


Tablo 4. Bazı Tarımsal Artıkların Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Değerlendirilmesi


Tablo 4. Bazı Tarımsal Artıkların Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Değerlendirilmesi


Isıl değerinin yüksek olmasının yanı sıra KTAE tarafından yapılan analizlerde kül içeriğinin de son %1 civarında, son derece düşük olduğu tespit edilmiştir. Bu veriler kenevir saplarının son derece kaliteli bir biyokütle kaynağı olduğunu ortaya koymaktadır. Kenevirden elde edilen peletlerin yanması sırasında ortaya çıkan baca gazı emisyonları da belirlenmiştir. Baca emisyon değerlerinin verildiği çizelge incelendiğinde özellikle SO2 değerinin sıfır olduğu görülmektedir. Kükürt kaynaklı hava kirliliğinin son derece önemli olduğu hatta asit yağmurlarına yol açabildiği bilinmektedir. Kenevir saplarından elde peletin yakılması sonrasında atmosfere SO2 vermemesi, çevre açısından son derece önemli bir artıdır.


Tablo 5. Bazı Peletlerin Baca Gazı Emisyon Değerleri


Tablo 5. Bazı Peletlerin Baca Gazı Emisyon Değerleri


8.3. Diğer Biyoyakıt Hammaddesi Olarak Kenevir

Biyodizel ve biyokütle dışında da kenevirden biyoyakıt elde edilmesi mümkündür. Bu konuda yapılan çalışmalar genellikle biyoetanol ve biyogaz üzerinde yoğunlaşmaktadır. Kuglarz ve ark. (2014), tarafından yapılan çalışmada endüstriyel kenevirin biyoetanol üretimi için hammadde olma potansiyeli incelenmiştir. Ayrıca ön-işlem koşulları ve ziraat tarzının (geleneksel ve organik), hidrolize ve etanol verimine olan etkisi de incelenmiştir. Çalışmada açık havada kurutulan kenevir seyreltik asit ve buhar ile işleme tabi tutulmuştur. En yüksek glikoz verimi (%73-%74) ve etanol verimi (%75-%79) 180 ºC de %1’lik sülfürik asit çözeltisi ile ön-işleme tabi tutulmuş kenevir örneklerinde elde edilmiştir. Kenevirin geleneksel veya organik olması; ön-işlemin etkinliği, enzimatik hidroliz ve fermantasyona anlamlı bir etki sağlamamıştır. Kenevir prosesleri dikkate alındığı zaman; tarladan etanol tesisinde depolanması, tarlada kurutulan kenevirin optimal koşullarda ön-işleme tabi tutulması pozitif ekonomik sonuçlar göstermektedir. Etanol üretimi sonrasında ortaya çıkan yan ürünlerin değerlendirilmesi ekonomik kârı arttırabilir. Bu çalışmada etanol üretimi sonrası oluşan yan ürünler %14.5 ile %20.5 arasında lignin içermektedir. Lignin kalıntıları ısı ve/veya enerji üretimi için kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.


Endüstriyel kenevir, özellikle hektar başına verim, maliyet ve çevresel etki bakımından selülozik etanol üretimi için olağanüstü bir potansiyel göstermektedir (Buck and Senn, 2016). Ayrıca, enerji üretimi işlemi yanında değeri yüksek gıda sınıfı yağ gibi yan ürünler elde edilebilmesi bu tesisin değerini artırır. Bu çalışmada, kenevir sapı 155 °C'de 45 dakika boyunca buharla patlatma ön-işlemine tabi tutulmuş ve ardından selülaz/ksilanaz karışımı ile hidrolize edilmiştir. İşlem sonrası, 0.79 g.g−1 selüloza kadar bozunma gerçekleşmiştir ve ardından gerçekleştirilen eş zamanlı sakrifikasyon ve fermentasyon sonucunda, >0.90 g.g-1 selüloz fermantasyonu gerçekleşmiştir. Kenevir sapı 0.63 g.g−1 selüloz ve sadece 0.142 g.g−1 hemiselüloz içermesi bakımından selülozik etanol üretimi için oldukça uygun bir bitkidir.


Endüstriyel kenevirin biyoyakıt hammaddesi olarak kullanılma potansiyeli kenaf, dallı darı ve sorgum biyokütlesi ile agronomik, deneysel ve ekonomik açıdan değerlendirilmiştir (Das ve ark., 2017). Yapılan çalışmada her dört hammaddenin de toplam şeker miktarlarının benzer olduğu görülürken, kenevirin lignin oranın diğer üç hammaddeden daha yüksek olduğu bulunmuştur. Isıl değerleri karşılaştırıldığında ise kenevir ve kenafın bir miktar daha yüksek ısıl değere sahip olduğu saptanmıştır. Bir diğer aşama olan ön-işlem ve enzimatik hidroliz sonucu endüstriyel kenevirden elde edilen şeker veriminin diğer hammaddeler ile daha yüksek olmasa bile benzer seviyede olduğu belirlenmiştir. Kenevirin biyoyakıt olarak kullanılma potansiyelinin belirlenmesindeki bir diğer faktör etanol verimidir. Endüstriyel kenevirin teorik ve öngörülen etanol verimi (82 galon/kuru ton kenevir) dikkate alındığında biyoetanol potansiyelinin diğer biyokütleler ile benzer olduğu sonucuna varılmıştır. Karşılaştırmalı ekonomik analiz sonucu endüstriyel kenevirin hem taneleri hem de saplarında elde edilen biyoetanol birlikte dikkate alındığında hektar başına brüt kârın diğer bitkilerden daha yüksek olacağını göstermiştir. Prade ve ark. (2011), soğuk iklim koşullarında Kuzey Avrupa’da enerji amaçlı ekilen kenevirin (Cannabis sativa L.) enerji verimini incelenmiştir. Farklı azot gübreleme rejimlerini araştırmak amacıyla üç yıl art arda tarla denemeleri yapılmıştır. Optimal enerji verimi için Eylül ve Ekim aylarında hasat yapılmasının uygun olduğu belirlenen çalışmada kenevirden biyogaz verimler sırasıyla 14.4 Mg ha-1 ve 296 GJ ha-1 bulunmuştur. Katı yakıt olarak kullanılan kenevirde ise, Şubat ve Nisan hasatında elde edilen biyokütlelerin enerji verimi sırasıyla 9.9 Mg ha-1and 246 GJ ha-1 dır. Çalışmada elde edilen biyogaz enerji verimleri mısır ve şeker pancarından elde edilen gazın enerji verime benzerken kaba yonca ve yonca otundan sırasıyla %24 ve %14 daha fazladır. Katı yakıtta ise, enerji verimi buğday sapından %120 daha fazla enerji verimine sahiptir. Sonuç olarak kenevir soğuk iklime sahip Kuzey Avrupa için uygun bir enerji bitkisidir. Kreuger ve ark. (2011), endüstriyel kenevirin anaerobik sindirimi ile üretilebilecek net metan gazının birim hektar başına olan enerji verimi incelemiştir. Güney İsveç’te gerçekleşen çalışmada, Temmuz ile Kasım ayları arasında dört farklı zamanda hasat edilen kenevirlerin biyokütle verimleri ve elde edilen metan değerleri yenilenebilir enerji için kullanılan diğer bitkilerin değerleri ile karşılaştırılmıştır. Çalışmada kenevirden elde edilen metanın hektar başına en yüksek net enerji verimi 136 GJ’dür ve bu değer referans olarak kullanılan etanol (buğday) ve biyodizelden (kolza tohumu) daha yüksektir. Elde edilen metan veriminin hasat zamanıyla önemli ölçüde ilintili olmadığı çalışma sonucunda belirtilmiştir.



Kaynak: Kenevir Tarımı Kitabı, Sayfa: 27 - 32

TAGEM ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Samsun 2019


PDF Dosyası (2. Baskı): KENEVİR TARIMI VE MEVZUATI | TAGEM, 2025

https://arastirma.tarimorman.gov.tr/ktae/belgeler/kenevir_tarimi_kitabi.pdf


KENEVİR TARIMI KİTABI

Kitap, 8 bölüm olarak Kenevir Birliği'nde yayınlanmıştır.

Aşağıdaki başlıklara tıklayarak okumak istediğiniz bölüme ulaşabilirsiniz.


İçindekiler


1. Giriş 


2. Kenevir Tarihçe


3. Endüstriyel Kenevir ve Kullanım Alanları


4. Türkiye’de Kenevir Ekilebilecek Alanlar


5. Kenevirin Sistematiği ve Alt Türleri


6. Kenevirin Morfolojisi


7. Kenevir Tarımı


8. Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olarak Kenevir



Kenevir Tarımı Kitabı | TAGEM, 2019 (1. Baskı)

 

En çok okunan yayınlar

Kenevir Liflerinin Eldesi, Karakteristik Özellikleri ve Tekstil Endüstrisindeki Uygulamaları

KENEVİR LİFLERİNİN ELDESİ, KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ VE TEKSTİL ENDÜSTRİSİNDEKİ UYGULAMALARI Seher KAYA, Eren ÖNER Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi Yıl 2020, Cilt: 11, Sayı: 1, 108 - 123, 03.06.2020 https://doi.org/10.29048/makufebed.693406 ÖZ Kenevir, yenilenebilir ve sürdürülebilir karakterde ve çok amaçlı bir ürün olması sebebiyle bilimsel, sektörel ve ekonomik yönlerden günden güne önem kazanan bir malzeme olmaktadır. Esasında kenevir bitkisi insanlık tarihi boyunca kullanılmış en eski lif bitkilerinden birisidir. Buna karşın kenevir üretimi, esrar eldesinde kullanılabilmesi ve zamanla sentetik liflerin yaygınlaşması sebebiyle küresel anlamda gerilemiş ve ülkemizde ise bitme noktasına gelmiştir. Tekstil, ilaç, kâğıt, biyoyakıt, kozmetik ve otomotiv gibi birçok farklı sektörde oldukça geniş bir kullanım alanı olan kenevir, petrol ve petrokimyanın kullanıldığı her alanda alternatif olan, üstün özelliklere sahip bir bitkidir. Ayrıca kenevirin, ekoloji...

Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı | 16 Mayıs 2025, EİB, İzmir

TOPLANTI // Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı Geçmişten günümüze dünyanın kadim bitkileri arasında yer alan KENEVİR , sağlıktan inşaata, tekstilden otomotiv, kağıt sektörüne çok geniş yelpazede kullanım alanına sahiptir. Türkiye'de kenevirin ekonomiye kazandırılması ve daha fazla katma değer elde edilmesini sağlamak amacıyla " endüstriyel kenevir " alanında akademisyenler bilimsel çalışmalar yürütmekte, sanayiciler ve ziraatçılar endüstriye önemli yatırımlar yapmaktadır. Sanayi ve sağlık sektörü açısından kilit bir öneme sahip olan kenevirin yetiştirilmesinden ürüne dönüşmesine kadar sürecin parçası olan tüm paydaşlara farkındalık kazandırılması ve konunun öneminin daha geniş kitleler tarafından daha iyi anlaşılması amacıyla  Ege İhracatçı Birlikleri  ve TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası İzmir Şubesi iş birliğiyle 16 Mayıs 2025 tarihinde EİB Hizmet Binası 7. Kat Konferans Salonunda “ Sürdürülebilir Gelecek için Kenevir Çalıştayı ” düzenlenecektir. Çalıştayda k...

TANITIM: Medirevo - Bor & Kenevir

BOR MADENİ VE KENEVİR MUCİZESİ BİR ARAYA GELDİ Medirevo ne zaman kuruldu,   nasıl bir fikirle yola çıktınız? Medirevo markası, 40 yılı aşkın süredir bor ile çalışma yapan bir altyapı tarafından 2019 yılı sonunda kuruldu. [1] Dünyanın bor kaynaklarının %73'üne sahip topraklarımızda "milli cevheri hazineye dönüştürmek" mottosuyla, bor ve kenevir mucizesini sunmak adına yola çıktık. Firmamız, "dünyanın ilk ve tek" bor madeni ile kenevir tohumu yağını bir araya getiren marka olma özelliği taşıyor. Medirevo, aynı zamanda dünyada ilk defa patentli BORKEN Complex 124 ile her ürüne özel geliştirilmiş formül ve 50'nin üzerinde çok değerli içerik kullanan tek şirkettir. [1] Nasıl bir farklılık yaratıyorsunuz? Sayısız faydası bulunan bor ve kenevir tohumu yağını bir araya getirerek 62 çeşit ürüne imza atan Medirevo, bor ve kenevir mucizesini bir arada kullanan dünyada ilk ve tek şirket. Ayrıca, kök hücre, resveratrol, hyaluronik asit ve astaksantin ile de etkinliği...

Kenevir Tarımı - Bölüm 7 (Kenevir Tarımı Kitabı)

7. Kenevir Tarımı 7.1. İklim İstekleri Kenevir, geniş bir adaptasyon kabiliyetine sahiptir. Bu nedenle ılık iklim kuşağından subtropik iklim kuşağına kadar yayılmış bir bitkidir. Kenevir ülkemizde yazlık olarak yetiştirilmektedir. Ekim öncesi yağış ihtiyacı fazladır. Hafif donlara karşı dayanıklı olan kenevir, ilkbahar geç donlarına karşı hassas olduğundan, -5 °C’den daha düşük sıcaklıklarda zarar görür. Tohum üretimi için sıfır derecenin altında olmayan asgari beş aylık ve lif için ise dört aylık bir gelişme periyoduna ihtiyacı vardır. Karadeniz Bölgesi sahil kuşağı için nisan ayının 10-30 arasında, İç ve Geçit bölgelerde mart ayı sonunda, nisan başında ekim gerçekleştirilmelidir. Karadeniz kıyı şeridi gibi nemli olan bölgelerde rahatlıkla yetiştirilir fakat kurak bölgelerde sulama yapmak şartıyla yetiştirilebilir. Kenevir bitkisi lif üretimi için 4 aylık, tohum için ise 5 aylık bir yetişme süresine ihtiyaç duymaktadır, özellikle Karadeniz gibi yağışlı ve nemli bölgelerimizde iyi bir ...

Kenevirin Sistematiği ve Alt Türleri - Bölüm 5 (Kenevir Tarımı Kitabı)

5. Kenevirin Sistematiği ve Alt Türleri Her ne kadar taksonomistlerle tam bir uyum içerisinde olmasa da kenevir, Cannabinaceae familyası içerisinde Cannabis cinsi içerisinde tek türdür. • Takım : Urticales  • Familya : Cannabinaceae  • Cins : Cannabis  Kenevir sistematik bakımdan aşağıdaki varyetelere sahiptir: • Cannabis sativa var. vulgaris L. (Kültürü yapılan kenevir)  • Cannabis sativa var. indica Lam. (Hint keneviri)  • Cannabis sativa subvar. gigantica (Dev cüsseli kenevir)  • Cannabis sativa var. ruderalis (Yabani kenevir)  Kültürü yapılan kenevir bitkisi diploid yapıda ve 20 kromozomludur. Resim 12. Kenevir Türleri Çok sayıda alt türü bulunan kenevirin, Cannabis sativa L. ssp. vulgaris geçmişte elyaf üretimi için kullanılmaktaydı. Cannabis sativa L. indica alt türü ise daha çok THC içerdiği için narkotik amaçla kullanılmıştır. Doğada kendiliğinden yetişen yabani kenevir ise Cannabis sativa L. ruderalis ’tir. Ancak taksonomik olarak b...

Kenevir Tohumu Yağı ve CBD Oil Farkı [Video]

Fatih Küçükuysal, kenevir tohum yağının faydaları ve CBD oil ile farkından bahsediyor.  UYARI: Burada bahsedilen ürünlerin psikoaktif özelliği yoktur.   CBD oil ve diğer kenevir yaprağı-çiçeği ürünlerin şu an için Türkiye'de üretimi ve satışı yasal değildir. Ancak THC içermeyen CBD yağının yasallaşması için ilgili bakanlıklarda çalışmalar yapılmaktadır. Fatih KÜÇÜKUYSAL Kimyager, Eğitmen ve Sürdürülebilir Yaşam Danışmanı Web sitesi: https://www.fatihkucukuysal.com İnstagram: https://www.instagram.com/fatih_kucukuysal/ TEKNİK BİLGİLER: Kenevir tohumu, Edestin (% 65) ve Albumin (% 35) olarak iki ana protein çeşidini içerir. Edestin proteini sadece kenevir tohumunda bulunur ve sindirime yardımcı olur, hücre DNA'sının omurgası olarak düşünülür ve sağlıklı bir bağışıklık sisteminin korunması için hayati önem taşıyan antikorlar üretir. Kenevir proteinlerinin içerdiği Glutamik asit, insanlarda stresle mücadeleye yardımcı olan bir nörotransmitterdir (Pollit, 1996). Kenevir tohum...

Dünya’da Yükselen Değer; Endüstriyel Kenevir (Cannabis sativa L.)

Dünya’da Yükselen Değer; Endüstriyel Kenevir ( Cannabis sativa L.) Derleme Makalesi Yılmaz G. ve Yazici L. (2022). Dünya’da Yükselen Değer; Endüstriyel Kenevir ( Cannabis sativa  L.), Bozok Tarım ve Doğa Bilimleri Dergisi, 1(1), 54-61.  Anahtar Kelimeler Kenevir, Cannabis sativa L., CBD, Kenevir lifi, Kenevirin kullanım alanları Öz:  Kenevir ( Cannabis sativa L.) günümüzde pek çok farklı alanda kullanılan önemli bir endüstri bitkisidir. Dünyada bu bitkinin kullanımı ve önemi son yıllarda gittikçe yaygınlaşmaktadır. Anavatanı Orta Asya olan kenevir, doğada yaygın olarak bulunmaktadır. Kenevir bitkisinden elde edilen lif, tohum, sap, kök, yaprak ve çiçekler birçok farklı sektörde değerlendirilmektedir. Uzun yıllar boyunca lifleri dokuma, ip, urgan, halat vb. amaçlar için kullanılmıştır. Çeşitli tür ve alt türleri olan bu bitkinin, bazı türleri uyuşturucu amacıyla yasadışı kullanılmaktadır. Bu yüzden dünyada son yüzyıl içinde muhtelif zamanlarda yasaklamalarla karşılaşmış...

Her İlde Yönetmeliğe Uygun Olarak Kenevir Yetiştirilebilir

İZİNLİ İLLER  DIŞINDA DA, HER İLİMİZDE, YÖNETMELİĞE UYGUN OLARAK KENEVİR YETİŞTİRİCİLİĞİ YAPILABİLİR. KENEVİR YETİŞTİRİCİLİĞİ VE KONTROLÜ HAKKINDA YÖNETMELİK  çerçevesinde belirlenen hükümlere uymak şartı ile bilimsel araştırma amacıyla ana veya tali bitki olarak kenevir yetiştiriciliğine (Madde 5) birinci fıkrada belirlenen bölgeler dışında da Bakanlıkça izin verilebilir. Yukarıdaki video, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç'ın, 20 Ocak 2018 tarihinde, İstanbul Aydın Üniversitesi'nde gerçekleştirilen 1. ENDÜSTRİYEL KENEVİR FORUMU 'nun Birinci Oturumu'ndaki üçüncü sunum olan " Kenevir Yönetmeliği " başlıklı sunumundan kısa bir alıntıdır. Videonun tamamını izlemek için: https://www.kenevirbirligi.com/2021/11/1-endustriyel-kenevir-forumu-20-ocak.html Prof. Dr. Selim Aytaç'ın sunumunda vurguladığı bu önemli bilginin duyulması, yayılması ve sektörde daha çok kişi tarafından bilinmesi, Türkiye'de Endüstriy...